Hayatımın en büyük aşkı: RIFKI


0

Bizimki öyle ilk görüşte aşk değildi…

Sen pek aradığım, beklediğim, eksikliğini hissettiğim bir varlık değildin.

Tam tersine…

Çocukluğum, gençliğim senden uzak geçti.

Beni büyüten, herşeyi sevmeyi öğreten büyüklerim nedense senden uzak durmam gerektiğini söyleyip durdular.

Ben de onları dinleyerek yıllarca seni hayatıma sokmadım. Sokmaya da niyetim yoktu.

Ama kader bazen insanın niyetini hiçe sayar ve hayat akışımızı değiştirecek sürprizler sunar.

Tıpkı bizim durumumuzda olduğu gibi…

Sevmeyi, sevilmeyi; kazanmayı, kaybetmeyi öğrendiğimi ve hayattan biraz yorulmaya başladığımı düşündüğüm bir günde seninle karşılaştım.

Daha doğrusu hiç istemediğim halde ve hiç beklemediğim bir anda seninle tanışmak zorunda kaldım.

Çok komik bir tanışma faslıydı doğrusu…

Ben seni görür görmez kaçmak istedim, ama sevgili yeğenimi kırmamak ve üzmemek adına bunu yapamadım.

Yeğenim heyecanla gözlerini bize dikmiş, birbirimizden hoşlanmamız için dua edercesine sonucu bekliyordu.

İlk adımı atan sen oldun…

Kendince beni tanımak için bana yaklaşıp, koklamaya başladın.

Bense çığlık çığlığa koltukarın üzerine tırmandım.

Şaşırdın…

Bir an durdun ve sonra sevgi fışkıran o güzel gözlerinle bana öyle bir baktın ki, korkumu bastırıp senin keşfine katlanmaya karar verdim…

Karar vermesine verdim ama korkumu yenmem imkansızdı.

Sense kendini sevdirmeye kararlıydın.
Koklamanı bitirince, usulca dudağımdan öptün ve gelip, kucağıma yerleştin.

İşte böyle başladı bizim beraberliğimiz.

Günlerce çığlık atarak ve koltuklara tırmanarak senin sevgini reddettim.

Ama senin kararlılığın benim korkularımı eritti.

Etrafına yaydığın sevgi bulutun içine beni çektin ve yaptığın küçük küçük şirinliklerle sonunda beni kendine aşık ettin…

Çok kısa bir süre sonra da sensiz yaşayamayacağımı anladım.

Seninle birlikte olmakatan başka bir şey düşünemez oldum adeta.

Beni öyle mutlu ediyordun ki, hayattaki bütün olumsuzlıkları unutuyordum.

Herkes ve herşey anlamını yitirmişti benim için. Bir tek seni istiyordum, seni düşünüyordum.

Rüyalarımda bile: Rıfkı…Rıfkı… Rıfkı… diye sayıklıyordum.

Kimsenin bizi ayıramayacağını, aşkımızın sonsuza kadar süreceğini düşünmüştüm.

Ama öyle olmadı maalesef…

Bir gün aniden sen evi terk ettin.

Bunu öğrendiğimde yıkıldım…

Önce bunu neden yaptığını anlamaya çalıştım.

Doğanın yarattığı yasalar gereği böyle olması normaldı. Yaşamak istediğn şeyler uğruna bunu yapmaya hakkın olduğunu kabul ettim.

Kabul etmesine ettim ama, bu seni günlerce sokaklarda aramama engel olmadı.

Günlerce ağladım ve geri dönmeni bekledim… Hala bekliyorum!..

Beni, aşkımızı unutmuş olamazsın?!.

Büyüklerimin söylediği gibi sen de diğer bütün kediler gibi nankör olamazsın?!.

Biliyorum, kediler sokaklarda yaşamayı sever, ama sen… sen farklısın… Sen Rıfkı’sın… Benim hayatımın en büyük aşkısın…

LÜTFEN  GERİ  DÖN!.. SENİ  BEKLİYORUM!..


Like it? Share with your friends!

0
Meliha Doğu

0 Comments

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir